10 Nisan 2015 Cuma

~ÖLÜNCEYE KADAR ÖLÜMSÜZSÜN ~ FIRAT ÇAKIR ~ 4. Kitap (2015)






Kitabın adı: Ölünceye Kadar Ölümsüzsün
Yazar: Fırat Çakır

Türü: Kişisel gelişim
Yayın evi: Yediveren
Sayfa sayısı: 272


Kitap Konusu: Kitapta ki kahramanın başarılı iş hayatının nasıl alt 

üst olduğunu.Elinde olan her şeyi bir anda kaybedip eskisinden de kötü bir hale gelmesini ve bu durumdan kurtulmak için verdiği mücadeleyi anlatıyor.



Kitabı A101 den aldım.Arka kapak yazısından , kitabın adından kişisel gelişimle ilgili olabileceğini düşündüm.Öyle de oldu zaten.Sonradan yazarı (Fırat Çakır) araştırdığımda kişisel gelişimle ilgili seminerler verip , bazı kişilere yaşam koçluğu yaptığını öğrendim.Kitabı okurken kahramanın yazarın kendisi olduğunu düşündüm.Büyük bir ihtimalle öyle ama resmi bir bilgiye ulaşamadım.





Bu tarz bir hayat anlayışı olan yazarın kitapta bolca altını çizdiğim cümleleri var.Başlarda kendinde bu gücü bulamıyor ama bir şekilde hayata tutunmayı başarıyor.Bu süreçte başına öyle şeyler geliyor ki "yok artık , bu kadarı da fazla" diyorsunuz.



Başlarda her sabah bu cümleler aklından geçerken zamanla aşağıdaki gibi düşünmeye başlıyor.




 Bazı şeyler yavaş yavaş yoluna giriyorken bir anda hiç beklemediğiniz bir şey oluyor.Sanki her şey en başa dönüyor , bunca zaman yaptıkları boşunaymış gibi.Benim başıma bunlar gelseydi ne yapardım? Ben olsam en başında buna bir son verir miydim diye düşünüyorsunuz...





Bu zorlu süreçte başına gelmeyen kalmadı.En yakın arkadaşları , dostu dediği insanlardan hiç beklemediği davranışları gördü.Bir yandan da hiç beklemediği bir anda , beklemediği bir kişiden yardım eli uzandı.









Kitabı okurken en çok yukarıda ki paragrafı beğendim.Çünkü hayatım boyunca hep nerede DUR'up nerede yola DEVAM etmem gerektiğini düşünürüm.Doğru anda "artık yapacak bir şey" yok demeyi bilirim.Bu tavrım bazılarına mücadeleci olmayan ,kolaya kaçan biriymişim gibi yansıyabiliyor.Ama ben tam aksine bu kararın insanı daha farklı , daha güzel , daha başarılı yollara götürdüğünü düşünüyorum.

 Nasıl mı ? Hemen bir örnek vererek durumu açıklayayım.Mesela diyelim ki gerçekleştirmeyi çok istediğiniz bir hayaliniz var.Bu hayale ulaşmak için de hiç durmadan çabalıyorsunuz.Yıllarca , bıkmadan , usanmadan .... Aradan uzun bir zaman geçiyor ve hala o hayalinize ulaşamadığınızı fark ediyorsunuz.Bu sefer kendinizi sorgulayıp " acaba nerede yanlış yaptım " diye düşünüyorsunuz. Yanlışınızı bulabilmek için de bir süre düşünerek çabalıyorsunuz. Herhangi bir yanlış bulamıyorsunuz.O yüzden daha önceki gibi bir yol izleyerek mücadelenize devam ediyorsunuz.Aradan o kadar çok zaman geçiyorki bunun farkına varamıyorsunuz.Bir bakıyorsunuz hala hayalinize ulaşamamışsınız ve bunca yılı boşuna harcamışsınız. En sonunda pes edip hayalinizden vazgeçiyorsunuz.Bunun sonucunda ne hayalinize kavuşuyorsunuz ne de geçen zamanı geri getirebiliyorsunuz.


Ama mücadelenin başlarında , karşınıza çıkan engelleri gördüğünüzde kendinizi sorgulayarak  "ben bunu başarabilir miyim?" "hayalime en kısa yoldan ulaşmak için ne yapmalıyım"  "bu hayalimi gerçekleştirmek doğru bir karar mı?" vb. soruları kendinize sorup GERÇEKÇİ cevaplar verdiğinizde en doğru kararı vermiş olursunuz.Bu sorulara GERÇEKÇİ cevap verebilmek için kendinizi çok iyi tanımanız gerekir.Bu hayalinizi gerçekleştirirken verdiğiniz mücadelenin bir sınırı olmalı.Bu sınırı koyabilmek için  kendinize asla yalan söylememelisiniz.Bu sınırı en doğru kararla belirledikten sonra sonuç ne olursa olsun mutlu bir son sizi bekliyor olacaktır.

Hayallerinize ulaşın veya ulaşmayın , önemli olan sonuç değil midir? Mücadelenizin sonucunda mutlu olmadıysanız hayallerinizin gerçekleşmiş olmasının ne önemi var ki? Yazarında dediği gibi. "hayatın altının üstünden daha güzel olmayacağını nereden biliyorsun" 



Umarım sizin hayatınızda hayallerinizden vazgeçecek kadar zorluklar olmaz.Bütün hayalleriniz için çabalayın! "YAPAMAM" veya "YAPARIM" demeden önce çok  iyi düşünün.









Hiç yorum yok:

Yorum Gönder